Bilindiği üzere sağlıklı bir beden ve ruh sağlığının varlığı ve sürdürülebilirliği vücudumuzdaki vitamin ve minerallerin optimum dengesine bağlıdır. Magnezyumda bu optimum dengenin değişmeyen bir bileşeni olarak karşımıza çıkmaktadır. Birçok hastalığın tedavisinde etkin bir şekilde kullanılan magnezyumum sedanterler üzerindeki etkilerinin yanında sporcular üzerindeki etkileri de oldukça fazladır. Vücudun doğal olarak besin maddelerinden alabilmesi mümkün olan magnezyumu tarım yöntemlerinin değişime uğraması ilaçlamanın artması raf ömrünün uzatılması adına tarıma dâhil olan kimyasallar ve beslenme alışkanlığının ambalajlı gıdalara doğru kayması nedeniyle ihtiyaç duyulan magnezyum besin maddeleri aracılığıyla alınamamakta ve vücutta eksikliği ortaya çıkmaktadır. Doğal yollarla alınamayan günlük magnezyum doktor kontrolü dışında bilinçsiz olarak dışarıdan alınmaya çalışılmaktadır. Oysaki yapılan kan testleri neticesinde ortaya çıkan magnezyum değeri sizde gerçekten magnezyum eksikliği olup olmadığını göstermeye yeterli olmamaktadır. Vücudumuzdaki magnezyumun sadece %3 kadarı kanda bulunmaktadır bu nedenle magnezyumun kanda düşük çıkması magnezyum eksikliğinin olduğu konusunda bir fikir verirken kandaki magnezyum değerinin düşük olmaması vücutta magnezyum eksikliği olmadığı anlamı taşımamaktadır. Bu nedenle özellikle 35 yaş üstü sedanterlerde magnezyum eksikliğine bağlı şikâyetler görülmeye başlaması durumunda doktora başvurarak daha ileri testler yaptırarak takviye edilmesi gereken magnezyum formunun belirlenmesini sağlamak gerekmektedir. Magnezyum konusunda doğru bilinen en yaygın yanlışlardan biriside ihtiyaç fazlası magnezyumun kendiliğinden vücuttan atılabildiğidir. Bu durum sadece doğal yollarla alınan magnezyum için geçerli olup dışarıdan takviye olarak alınan magnezyumun ihtiyaç fazlasının atılımı söz konusu değildir.
Yaygın olarak bilinen 8-10 farklı formu bulunan magnezyumun piyasada bulunan ve kolayca ulaşılabilen formları emilim ihtiyacını karşılama ve eksikliğinin yol açtığı şikâyetleri giderme anlamında olumlu bir etkisi bulunmamaktadır. Vücutta eksikliğe bağlı ortaya çıkan uzman hekim tarafından dinlendikten ve gerekli testler yapılıp şikâyetleri destekleyen başka hastalıklar bertaraf edilip şikâyetlerin magnezyum eksikliğinden kaynaklandığı anlaşıldıktan sonra şikâyetin mahiyetine göre gerekli magnezyum formu önerilmeli ve önerilen miktarda kullanılmaya başlanmalıdır. Magnezyum eksikliğinde ortaya çıkan şikâyetlerin birçoğu aşırı magnezyum kullanımında da karşımıza çıkmaktadır. En sık görülen şikâyetlerden olan kronik ağrı ve yorgunluk, kas ağrıları, uyku düzensizliği ve kaliteli uyku uyuyamama ve mide bulantısı magnezyum eksikliğinde oluşabildiği gibi fazla kullanımında da oluşabilmektedir.
Magnezyumun vücuttaki en önemli özelliği ATP üretimini desteklemesidir. Bilindiği üzere ATP yani enerji yaşamın sürdürülmesi için hayati bir öneme sahiptir. Bu nedenle sporcularda bu enerji ihtiyacının daha fazla olması münasebetiyle magnezyum kullanımı yaş beklenmeden profesyonel spora devam edilirken takviye olarak kullanılması antrenman sonrası toparlanmayı hızlandırmaktadır. Ancak sinir kas sistemini düzenlemek ve nitrik oksidasyonu düzenlemek amacıyla dışarıdan alınan her magnezyum formu bu ihtiyaca cevap vermemektedir. Magnezyum sitrat ve magnezyum malat formu bu ihtiyaç karşılayan doğru magnezyum formları olarak karşımıza çıkmaktadır. Sporculardaki magnezyum ihtiyacı sedanterlere göre yaklaşık iki kat fazladır bir başka deyişle harcanan enerji ile doğru orantılıdır. Gerek sağlık gerekse performans amacıyla dışarıdan takviye alınmadan önce uzman görüşü mutlaka alınmalı araştırılmalı ve kulaktan dolma bilgilerle önerilen hiçbir magnezyum formu veya gıda takviyesi alınmamalıdır. Sadece ticari kazanç sağlamak adına insan sağlığını hiçe sayan kişi ve firmalara itibar edilmemesini önerir bilimin ışığında sağlıklı günler dileriz.